Düello
benden hiç bir şey bekleme artık, diyor , esen rüzgar
uyanamayacaksın bu baharda ve bir daha hiç
dönemeyeceksin hiç bir zaman evine
ölümüne yürüyen canını kendin avut korkundan
yalvarıyorum ona , sus, sus, sus diye
kaderimi kaosum seçmiş, benim suçum yok
af diliyorum dileyebildiklerimden, her salise
kaybetmiştim diyorum kendimi,
kaybetmiştim kendimde
bırakıyorum şimdi mecburen
bir elveda, o rüzgarın kucağına
aşağıya bakıyorum tir tir titreyip
kendi dipsiz uçurumumdan
sıska yaşlı bir adam siyah mendilini kaldırmıştı
bana hazır ol deyip, sırıtıp, yere bırakmıştı,
anında girmişti çelik kılıç kalbime
yırtılan etimin sesinin yankısını duymuştum
kendi sonumu arıyordum aslında
geçmişimin, geleceğimin toz toprağında
gözlerimi kapatıyordum yaşlar sızıyordu
hazzının peşindeydim sonsuz açlıklarımın
bırakıyorum şimdi mecburen
bir elveda, o rüzgarın kucağına
aşağıya bakıyorum tir tir titreyip
dibi görülmeyen uçurumumdan
ter bastıran kabuslar, yalvaran dilim,
bir ölü doğanmışım meğer herkes gibi ben de
bulamadım demiştim ya manayı
hiç aramamıştım aslında gerçekte,
hepsi yalandı
bırakıyorum şimdi mecburen
bir elveda o rüzgarın kucağına
aşağıya bakıyorum tir tir titreyip
kendi dipsiz uçurumumdan